Uzun zamandır üzerime karabasan gibi çöken ve enerjimi azar azar emen mutsuzluğu halen üzerimden atabilmiş değilim.
Bugün, hatta az önce tükenmişlik sendromuna yakalandığıma karar verdim. Hayat amacım kalmadı sanki, ne istediğimi bilmiyorum.
Kurt Cobain'in neden günlerce yatağından çıkmadığını mutluyken anlayamamıştım ama şimdi anlıyorum. Çünkü mesela yarın işe gittiğimde yöneticim bana, "Hazalcım git birkaç gün dinlen" dese, ilk yapacağım şey yatağa yatıp uyumak, uyanınca da belirli bir süre amaçsızca tavana bakmak olurdu herhalde.
Gerçi bugün Bahar'a, "Botanik Park'a koşmaya gidelim mi?" dedim. "Telefonları kapatırız, mail falan da almayız. Sadece birkaç saat hiçbir şey düşünmeden koşar koşar stres atarız." Mutsuzluğumun bir virüs gibi etrafa bulaştığı ve son derece aksi, lanet bir insan olduğum şu günlerde Bahar'ın bana büyük bir sabırla katlanmasını ayakta alkışlıyorum. Dünyanın en tatlı iş arkadaşı olabilir.
Kafam birçok konuda son derece karışık durumda.
Yapmam gereken birçok şeyi yapamıyorum, tabiiki belirli sebepleri var.
Uzun zamandır aklımda olan bir şeyi hala hayata geçirmiş değilim. Darda kaldığımı hissettiriyor haliyle.
Halbuki kendimden de son derece sıkıldığım için alışveriş yapıp, saçıma fön çektirmiştim. Kuaförün dakikalarca süren konuşmasına sadece "Hı hı" sesiyle karşılık vermiş olduğumdan dolayı kendisini suçlu hissetmiş olacak ki, yarı mahcup "Başını şişirmedim umarım?" dedi. "Yok yok" dedim, "Ben alışkınım"
Her gün 3764736 tane insanla görüşüyorum ve çok konuşan insanları dinlememek gibi bir nevi karşı koyma mekanizması geliştirdim. Kendimi onlardan uzak tutmaya gayret ediyorum.
Pazartesi günü yöneticim, "Çok güzel olmuşsun, sende bir haller var" dedi. O gün ofisteki herkes beni çok beğendi. Onlara kendimden çok sıkıldığımı ve değişiklik yaptığımı itiraf ettim. Değişim olmadan gelişim olmuyor ayağı falan.
Kendimi kelimeler konusunda serbest bıraktım, ne düşünürsem söylüyorum ama istediğim bişi değil tabi.
Bakalım nasıl atlatacağım, görücez.
Tükenmişlik sendromu havalı bir şey gerçi, buna da yakalanmadım demem artık.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder