İnsanlardan aldığım o güzel enerji, güler yüzlü yaklaşım,
Bir yöneticinin -kendi yöneticim değil-, sana her zaman yardıma hazırım, bir diğerinin yanağımı okşayıp 'Güzel kızım benim' demesi,
'Çok çabuk adapte oldu, sanki yıllardır çalışıyor' denilmesi,
Yaptığım işlerden gördüğüm takdir (Elbette ki hatalarım olacaktır ama umarım telafisi olabilen cinsten olur)
Yurt dışına gönderileceğimi öğrenmem ve bunun henüz 1 ayımı doldurmuşken olması. Yurt dışına çıkacağıma çok çok sevinmem ama en çok bana güvenilmesine içten içe gurur duymam...
Bunlara bakınca bir şey fark ettim: İnsanoğlunda değişmeyen tek bir şey var, o da iyi niyet.
Buna bir de azim ekleyin. Azim ama hırs değil, insana zarar veren boyutta şeyler değil.
Bir işi doğru yapmak, mümkünse en güzelini yapmak. Bir yerlere ulaşabilmek için erken kalkmak, zaman harcamak, emek sarf etmek.
Hadi bir de sizin bebek adımlarınızda cesaretlendirmek için poponuzdan hafifçe ittiren insanları da katın.
Bu çorba şahane olmaz da ne olur?
Allah'a binlerce şükür, güzel insanların hepsine teşekkür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder