11 Kas 2011

dalgalanıp da durulamayanlara...

Onlardanım.
Bu ara her şey üst üste geliyor.Bir yerden tıkandıkça hepsi daha çok birikiyor.
İçimde ışık yok.Hani eskiden yazardım:"İçim dışım ışık".
Yok valla yok.
Karşılıklı oturup birer kahve içsek,"Hadi say bakalım" deseniz size en az yedi sorunumu anlatabilirim.Bunu yapanlar oldu,anlattım.Bakakaldılar yüzüme.Çünkü sorumluluklarım var,elimin ekmek tutması gerekiyor,kendi işimi kendim halletmem gerekiyor.

Babam geçen gün mesaj atmış:"Babanız öldü" diye yazmış.
Peki.
İş bu noktaya kadar geldi.İşin tuhafı vicdan azabı duymuyorum.Onunla son sorunumu yazmıştım,çok merak eden olursa birkaç post geriye gitmesi yeterli olur.Bu öyle bir sorun ki dedim ya,on ikiden vurdu beni.Ne yaparsa yapsın vicdani rahatsızlık hissetmeyeceğimi bilsin yeter.
E bu da demek oluyor ki,iş daha da çok başa düştü.Ondan zaten beklemediğim beklentilerim sıfıra hatta eksiye indi.
Amannn işte bunların da bin türlü türevi var.Şimdi kalkıp da size neden anlatayım ki?Hadi başbaşa kahve falan içsek neyse:)

Nil yazısında ne güzel demiş:"Onların üzerine bir şeyler yığmışızdır.Yokmuşlar gibi yaparız"
Hani bilmem hatırlar mısınız,Star Parklarda eskiden bir oyun vardı.Yedi-sekiz tane delik,içlerinde de renkli kafalar var.Onlar yukarı çıktıkça sen elindeki koca sopayla vurup içeri sokmaya çalışırdın.Heh işte aynen o durumdayım.
Bu sıkıntıların üzerine tonlarca şey koyup yokmuşlar yaptığım gibi,hortladıkça kafalarına indiriveriyorum sopayı.Onlar da biraraya gelip konuşuyorlar aralarında sonra.Çoğul olmak kolay,ben tekim ya,saldırıyorlar üstüme;sanki ortak düşmanlarıymışım gibi...
Sonra neden durgunsun,neden susuyosun,noldu bi'şeyin mi var?
Yok anasını satayım.
Yeter ki gitsinler başımdan.

1 yorum:

  1. şimdi kalk,
    aynanın karşısına geç.
    kendine bi bak,
    gözlerinin içine...
    en derine.
    başka birinin gözlerine bakar gibi.
    sonra ne göreceksin biliyor musun?
    sorunlarının aslında sorun bile denemeyecek kadar güçsüz olduklarını,
    sendeki , içindeki gücün karşısında,
    devede pire kaldığını,
    hepsinin üstesinden gelecek güce sahip olduğunu,
    kadın olmanın zayıflık değil,
    aslında en büyük güç timsali olduğunu,
    başetmeyi bir çok kişiden daha önce öğrendiğin için, şanslı olduğunu.
    ve benim dilimden anlatamayacağım kadar derin ve manalı şeyler göreceksin.
    silkineceksin,
    yok beeee
    diyeceksin.
    içindeki gücü keşfedeceksin,
    sonra gözlerinin içinden biri gülümseyecek sana...
    o içindeki çocuk.
    bakma çocuk olduğuna,
    senin özün o...
    gerçek sen,

    hadi kalk
    silkin umutsuzluk tozlarından...

    senin çakmak çakmak gözlerin var...
    içinde alevler...
    istediğini ısıtırsın, istediğini yakarsın...

    hadi canım...
    kalk ...
    aynaya anlat o 7 sorunu...

    77 olsa ne yazar...

    içindeki gücü gör,
    dikil.

    bazen uzaktan, yada yakından arayan dostlarım , sevdiklerim olur.
    konuştuklarında rahatladıklarını söylerler.

    son konuşmalarımızdan birinde,
    kendini üzerine bir sürü miskin toz yapışmış paspas gibi mi hissediyorsun demiştim...

    sonra hadi kalk ve balkondan çırpa çırpa silkele şu miskin tozları...
    dedim.

    bir gün sonra herşey gibi sesindeki melodi de değişmişti.

    kendine bi bak bitanem...

    kendindeki potansiyeli bi gör...

    sorun dediğin 5 minik harf...

    ya senin içindeki çözümler???
    anlatmakla biter mi?

    sorunmuş...
    geç.......

    hayatına devam et.
    onlar ardında kalacaklar...

    arkana bile bakmadan yürü...
    hadi çakmak gözlü , güzel kız...

    istediğini ısıt,
    istemediğini yak geç....

    YanıtlaSil