22 Ağu 2012

Topik sentınsıs.

--Alışkanlık oldu artık,kurstan her çıkışımda mutlaka pasaja uğruyorum.
Sayesinde 3 tane elbisem oldu,kurstakiler "Ya hakkaten nerden buluyosun,hepsi birbirinden güzel" diyolar.Hatta Rhiannon "Ooww!How many pretty dresses do you have?" diye sordu.Hahaha!Çok zannediyo.
İşin güzel tarafı hem güzel hem ucuz.25 liraya inanılmaz giyinebiliyosun.
Avam olduğumu söylemiştim.

--Bayramda herkes hep aynı soruyu sordu:"Dişlerin senin di mi?"-ne demekse?-,"Saçların boya değil di mi?Maşallah çok siyah".Bi de sadece konuşmak olsun diye konuşanlar var ki,ağızlarının payını verdim.
"Aaaaaaaa saçında beyaz va..."
"Abi Allah aşkına söyleme şunu,bunu diyen 45.ci kişisin,bıktım"
"....tamam????!!!!"
Var abi var.Allah benim belamı mı versin,var.Tek tük var,o da görünüyo arada,o göründüğü an da çen çen konuşan abilere denk geliyo ya,çıldırıyorum vatandaş!

--Dolmuşta giderken yanımızdaki iki arabada atışma yaşandı.Biri diğerine "Yol verme kardeşim yayaya!" diye bi saçmaladı,bizim şoför anında gaza geldi.
"Yok yeaaaa!Ya kadınsa,hamileyse ya da yaşlıysa?(yanındakine dönüyo)Ah ah,bak gençliğe!(arabada tek genç olan biziz diye bize dönüyo)Yeaaaaaa,kulakta küpe.Ağız burun delik.Bi de yayaya yol verme der!İyi di mi gençliğin hali heaaa?"
Ya zaten bugün ölümüne sıcaktı tamam mı,konuşmaya,elimi kolumu kaldırmaya zor mecalim vardı,kalktı bide bu yol boyu;yok efendim neden öyle demiş,genç değil miymiş böyle saygısızmış,anlamazmış falan diye beynimi yedi.
Kardeşim "Evet tabi" falan dedi,ben de gayet de sesli bi şekilde "Ya öf ne konuştu be" deyiverdim.Yorumunu yap da bi sus be adam.Nerden buluyosun bu eforu,enerjiyi?
Çakcaksın ağzına iki tane şlak şlak.Tövbe tövbe.
Hayır sonra gençler saygısız oluyo.
Sen önce bi susmasını bil.

--"Size hayırlı kısmet için dua ediyorum" diyenleri el kol hareketleri kullanarak,"HAYIRR" diye bağırarak susturuyorum."Lütfen seyahate çıksın deyin lan,sevgiliyi napıcam" diye yalvarmak da cabası.

--Geçen gün bi kozmetik mağazasına gittim.Ayağımda sandaletler var,bordo oje sürmüşüm.Kıza dedim ki,"Ya bu ayağımdaki ojeden var mı?"
"Ben bilemem ki hanfendi(ayyyyy!bana hanfendi dedi!)"
"Numarasını bilmiyorum ki,bordo yani işte.Buna en yakın renk(göz atıyo)hah şu!Tamam bunu alayım ben"
Şu kadar diyalog kurana kadar bordo de,olay bitsin.
Yaz geldiğinde konuşmalarım minimum düzeyde olur oysaki,neden bu kadar abarttım bilmiyorum.

--Sevgili arkadaşlar,büyük bi ilke imza atarak irmik helvası yapmış bulunuyorum.Sipariş alınır.Harika oldu hahaha:)
Bezelye bile yaptım.Yarın da barbunya var.
Allahım,ne güzel şey öğrenmek.(Yalnız var ya,ilerde bigün olurda evlenirsem-Allahın işi-,adama yazık.Dakika başı,"Beğendin mi?Olmuş mu?Neden bıraktın orasını?" diye sorup duruyorum,bütün iştahı kaçar.)

--Bu ara her şey sinirime dokunuyor.Muhtemelen havadan.

--Karışık giyinmeye bayılır oldum.Nerde alakasız şey var,onu giyiyorum.Bide nasıl bi özgüvenle taşıyorum,görseniz!Bildiğin cahil cesareti benimki.

--"Bu kız ruh hastası" deyip okumaktan vazgeçerseniz valla bişi demem.
Haydi çüüüzzzzz!

2 yorum:

  1. Bu şöförlerin dır dır konuşma olayında hak veriyorum. Ben hep şöyle düşünürüm. Biraz küstahca olabilir ama o anlarda şöför hakkında şunu düşünüyorum. "Biz sana paranı veriyor muyuz? Veriyoruz. O andan itibaren senin tek görevin bizi gideceğimiz yere ulaştırmak. Senden başka ulvi görevler istemiyoruz. Sadece gideceğimiz yere ulaştır bizi ve çeneni kapa!"

    Biraz kabaca oldu ama böyle. :) Gerçekte içimden daha kabalarını da kullanıyorum gerçi. Aynı düşüncelerim taksiler için de geçerli. :)

    YanıtlaSil
  2. sadece konuşmasa ya da sorduğum soruya cevap vermekle yetinse gam yemicem de...valla çıldırıyorum be edebali!

    YanıtlaSil