1 Eki 2010

uykulu.yazı.

Deli gibi uykum var ama yazıcam.
  • Bugün,zili çaldığım halde açmayan,aşağıda o ıssız caddede oturup dualar okumama neden olan ve sonra cama çıkıp "Uyuyakalmışım hadi gel" deyip bana resmen serenat yaptıran ama hoş sohbetini,evini,bulaşık yıkamayı,dolaptaki kurumuş tabakları dahi yıkamayı sevdiğim insan Selçuk'a,evinin kapılarını ardına kadar açtığı ve balkonda üşüdüğümde üstüme beş beden büyük gelen polar hırkasını verdiği için teşekkür ediyorum efendim.

  • Tüm akşam boyunca oturacak yeri bir türlü ayarlayamayan,evi süpürüp,o bulaşıklı ellerimle kahkahalar atmama neden olan,birde bana güzel bir saat ayarlayan Ayberk'e de teşekkür ediyorum.

  • Esas bomba Erkan.Aldığın müthiş hediyeler,en çok da İpek'i isyanlara sürükleyen kolye için teşekkür ediyorum.Çok çok ama çokk beğendim.Şimdi ben onu en olmadık kıyafete bile uydururum bak gör.:)

Nedense birçok mekan değil de Selçuk'un evi mutlu eder beni.Can Yücelin deyimiyle "paldır küldür yürünebilecek" bir ev orası.Dolaplarını açıp,tabaklarını yerleştirip,yemeklerini streçlere sarıp,buzdolabında kalan tabakları yıkayıp yerleştirebilirim ve bundan hiç gocunmam.Nedense orası kendi evim gibi.Çekineceğim pek bir şey yok.Her şey elimin altında.Sonra Selçuk misafirperver bir insandır.Oldum bittim böyle gördüm onu.Sabahta gelsen akşam da gelsen gık demez.
Severim kendisini.

Sizleri seviyorum gençler.Bu güzel akşam için teşekkür ederim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder