15 Şub 2011

neler neler!

Annemin ağzından dinleyelim:
"Ben 6 yaşındayken annem Hakan'a hamileydi.Sonra doğum günü geldi çattı, eve ambulanslar geldi,annemi götürürlerken ben de içeri atladım ama o panikten beni kimse fark etmedi.Ameliyathane kapısından içeri girip izlemeye başladım,annemi yatırdılar falan.Tam doğum başlamak üzereydi ki doktor birden beni fark etti "Bu kızın burda ne işi var?Çıkarın dışarı çabuk" dedi,apar topar çıkardılar beni.Aradan beş dakika geçmeden Hakanın ağlama sesini duydum.
Sonra aradan 38 yıl geçti.Bugün dediler ki "Aylin sabahtan beri hastanede bekliyor".Suyu gelmiş ama hemen almamışlar ameliyathaneye."
"Bebek halasını bekliyordur" dedim.
Gece 3te apar topar gitmişler annem Hakan ve Aylin.O sırada annem rüyasında babamı görmüş,beyazlar içindeymiş,elinde bir kundak:"Çocuklar gelecek" demiş.İşte tam o anda Aylin bağırmaya başlamış,hastaneye gitmişler hemen zaten.
Öyle ilginç ki,ameliyathane kapısına geldim.İçeriden Aylin "Yeter artık dayanamıyorum" diye bağırıyodu,Hakan "Abla çok zorlanıyo kız" dedi. Bende hafifçe kapısını açtım,içeri baktım,Hakan "Abla yapma kızarlar" dese de "Amannn".Tam o esnada bebeğin ağlama sesini duydum.
"Gördün mü bak?" dedim "Halasını bekliyormuş..."

Dinlerken gözlerimiz dolu dolu oldu.
Dün bizde yine kızlarla "Geleneksel 14 şubat toplanması" vardı.O sırada saat 17:00 gibi,Eylülün kardeşi dünyaya teşrif etti.
Dedemin ölümüyle bebeğin doğumu rastgeldiği için ilk adı Adil,ama ikinci adı ya Rüzgar yada Bora olacak.Ama ben sadece "bebek" diyorum.
Dün inanılmaz eğlenceliydi.Tüm duyguları aynı anda yaşadık.Çığlıklarla sevindik bir arkadaşımıza,danslar ettik,sonra bebeğin haberi geldi,ona ayrı bir sevindik.Mükemmel bir sofrada yemek yedik.
O gece Zeynep bizde kaldı."Babam ve Oğlum u izleyek hacı" diyerek açtık ve ağlamaktan bitap düştük.Film bitti,Zeynep "Diyalogları bir daha düşününce çok daha kötü...." diyerek bir ağlamaktır tutturunca bizde başladık zırlamaya ama anlatamam size:Hem kahkaha atıyoruz hem ağlıyoruz.Bir on beş dakika rahat ağlamışızdır."AĞLAMAK İÇİN FİLM İZLEYEN ÜÇ SALAĞIZ"-"AĞZIMA SIÇTI GECE GECE YAA" sık kullandığımız cümlelerden.
Bugün ise sabah erkenden kalkıp kahvaltıya gittik.Altı kişiydik ve inanılmaz huzurluyduk.Tam anlamıyla "huzur" du buraya oturması gereken kelime çünkü biraz hasta da olsam keyfim kaçmadı,çok ama çok eğlendim.
Ayrıldık.Hooppp Cumhuriyet Caddesine uçtuk.Oradan mavi uçan balonlar aldık,bir de hani şu kapılara asılan "hoşgeldin bebek stayla" lar varya onlardan.Eylüle de kelebek kanadı.Taksın da uçsun diye.
Dayımlara binbir zorlukla gittik,henüz gelmemişlerdi.Hemen anneannemin de yardımıyla kapıya staylayı yapıştırdık,balonları girişe bıraktık.Eylül okulda olduğu için kelebeği yatağına bırakıp bir de not yazdım:
"Sevgili Eylül,
Kardeşin doğduğuna göre sen de artık kelebek oldun.Evde bunu takıp gezersin.
Kardeşini dövmeye geldik ama sen yoktun.
Seni çok özledik.Bir ara görüşelim bebişim"
O sırada da bebek eve geldi.Aylin ablanın annesi onu kucağıma verdi.
Oturdum.Kitlendim kaldım.
İnanılmaz küçük.Tüy kadar hafif ve çok savunmasız.Çok tatlı cin gibi mavi gözleri var.O da aynı Eylül gibi annesine benziyor."Çakala bak açmış gözlerini" dedim güldük.Tip tip hareketler yapıp duruyo,öldüm gülmekten."5 aylık olup ele avuca geldiğinde kirpiklerini yolarız" dedim hahaha:D
Meme emdiği sahne zaten çok enteresan.İnsanın içgüdüleri ne acayip.Anne olmak ne güzel bir duygu.
Tam 1 saat bebeği izledim.Gözümü kırpmadım desem yeridir.Bolca da fotoğraf çektim ama sabahtan beri nazardan her şey çatlayıp durduğu için buraya atamıyorum.Evet sanki bir devlet büyüğünün oğluymuş gibi yapıyorum şu an ama merak etmezsiniz o kadar bence:)
Düğme burunlu.Şişko şey.

P.S:Bu arada aldıklarımız da çok sükse yaptı.Çok beğenildi biz de pek sevindik(Lise 3 gibi açıklama yapıyorum hey yaaa!)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder