31 Tem 2013

İngilizceyle olan münasebetim üzerine.

İngiltere'ye gitmeden önce ocak ayında girmiş olduğum IELTS sınavına üç hafta kala,babamın tavsiyesi üzerine "bir arkadaşının arkadaşı"ndan speaking dersleri almaya başladık.
Daha "23 yıldır Bursa'da yaşıyorum"  cümlesini doğru zaman üzerinden kuramıyordum bile;sadece ingilizce kursuna gitmiş,temel grameri öğrenmiştim ama pratikte ağzımdan tek kelime çıkmıyordu.
Yazı konusunda da berbattım.Hatta Türkiye'ye dönüp de Bursa'da gittiğim ingilizce kursunda yazmış olduğum bi yazıyı bulunca ağlayasım geldi."Bak hele bak bak şuna " diye İpek'e uzattım,ne desek bilemedik.
O güzelim abladan-kulakları çınlasın,ne dua etmişliğim var- aldığım üç haftalık derste çok şey öğrendim."Develop" deme "Improve" de gibi belli başlı şeyleri kafama oturttu,yanlışlarımı "anında uyarı sistemi" ile düzeltti.
Sınava girdim.Karşımdaki kadınla şakır şakır konuşabiliyordum,kendime şaşırdım.Demekki canım abla gramerimi kullanıp konuşturmayı başarmıştı beni.
Sınavda speakingden 5.5 aldım.

Sonra İngiltere'ye geldim şubatta.
Nasıl oldu bilmiyorum ama konuşabiliyordum işte.İlk başta çok akıcı olmadı tabi,hafif zorlandım ama zamanla bi baktım baya bi şakıyorum.Yazıda da fena değildim,kompleks cümleler kurabiliyordum.
O zamandan bu zamana toplamda tam 4 aydır ingilizce konuştuğumu söyleyebilirim.
Öğrenim hayatında-lise ve üniversiteden bahsediyorum-ingilizce eğitim almamış, tüm grameri 20 yaşında öğrenmiş ve sadece 4 aydır konuşan biri olarak upper seviyesinde olmak bana gurur veriyor.
Aslında emin olamıyordum hala da olamıyorum ama yeni okulum yani Business eğitimi aldığım,gittiğimiz ilk gün gramer,writing ve speaking sınavından geçirdiler bizi.Upper kitapları verdiler elime ama seviye falan da söylemediler çok cool takılıyolar kankalar yaaa:)Bir gün "Emin olamıyorum seviyemden" deyince İrina "Uppersın" dedi,inandım hahaha.Şaka bi yana,kız altı yaşından beri ingilizce konuşuyomuş,"Seviyemiz aynı,seninle benim aramda fark yok" diyor.Bu benzersiz benzetmeye asla hayır diyemiyorum hahahah.

Fakat gelgelelim öğrenmekten müthiş zevk aldığım,kafamı patlattığım İngilizceyle hala bazı sorunlarımız var.Birinci sorun,kelime ezberleme konusunda zayıf oluşum.Bunu da o çok güvendiğim,"Sahip olmasaydım hayat benim için zordu" dediğim görsel hafızam sayesinde aşmaya çalışıyorum.Her gün ama her gün deftere notlar alıyorum,yeri gelince kullanmaya çalışıyorum.Elimden geldiği kadar.

İngilizce kursuna başlayan Sedef'in sorularına cevap verirken grameri yeniden sorguluyorum falan.

Aslında aklıma takılan mesele şu:Ben burda 6 ay kalıcam diye her şeyi bilemem,her kelimeyi yutamam.Elimden geleni yapıyorum,her gün bişi öğreniyorum ama eminim ki advance olamam.Her şeyi anladığımı hissettiğim an hazırım ama henüz değil.%70 veririm kendime öğrenme açısından ama henüz advance değil,no hahahha.

Olay bu.
Geri dönünce çok büyük ümitlerle karşılanmak da istemem ama yeter  işte ya akıcı konuşuyorum ya,daha ne lan.
Neyse ben çalışayım az daha.Hadi baaay.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder