27 Kas 2012

İyi ki doğdun Pepri!:)

Az önce Ece'nin facebookuna bir doğum günü yazısı yazdım.Yazarken de gözlerim doldu,nedenini bilmiyorum.Tam o anda aklıma,artık her arkadaşımın doğum gününde onları az da olsa anlatan birer yazı yazma fikri düştü.
Bugün de malum,Ece'nin doğum günü.
Onunla başlayalım.

Ece'yi ben lisede,serviste giderken tanıdım.
(Bu hikayeyi daha önce anlatmıştım,bilenler atlasın lütfen hahah)
İlkokuldaki en samimi arkadaşımla gece gündüz demeden baktığımız,gülleri olan o güzel balkonun Ecelerin evine ait olduğunu liseye gelene kadar bilmiyordum.Serviste sakız çiğneyip şarkı söyleyen ve bu durumuna son derece sinir olduğum mavi gözlü kızın,bir gün o evin önünde indiğini görüp,"Yoksa yoksa...Aman Allahım!" deyivermiştim."Gel bir gün,beklerim" demişti.O günden sonra konuşmaya başlamış,bazı günler servise beraber yürür;sevmediğimiz aptal insanlara başımızı aynı anda çevirir olmuştuk.
Birkaç ay sonra servisten ayrıldık ama Ece 9 yıldır yanımdan hiç ayrılmadı.Ben de kalkıp gitmedim ama.

Ece şu dünyadaki,Sezen Aksu'nun da kendisi için söylediği gibi "Gönlü Allah tarafından fazla fazla insan sevmeye müsait yaratılmış" ender gönüllü insanlardan biridir.Onu bir kere tanısanız,ne demek istediğimi anlardınız.
Hakikaten-bunu da geçenlerde duydum da doğru- "komşunun tavuğuna kışt deseler" Ece'ye dert olur.Ondaki merhamet,vicdan,iyi yürek ve ümit kaç insanda aynı anda vardır bilmiyorum.

Ece ailesinde yaşanan bir mutsuzluk ve çaresizlik anında dünyaya gelmiş,belki de bilmeden onlara ışık,ses ve nefes olmuştur.Sadece bunun için bile,onun çok güzel ve değerli bir insan olduğuna inanabiliriz.
Onun dört kolu olsa,dördünü de farklı yerlerdeki insanlara yardım etmek için kullanırdı.Çünkü kişisel olarak da kimseyi kırmamaya çalıştığını hepimiz biliyoruz.

Ece,hayır deme konusunda zayıftır.Hatta biz altı kız biraraya geldiğimizde,"Ama yeter artık,bana saat 6 da buluşalım dedi,gitmiş başkasına da 6da buluşalım demiş" der,hem azıcık kızar,hem de onun bunu açıklarkenki haline güleriz."Ya canım valla kıramıyorum ki,nasıl hayır derim?" dediğinde,biz onu affederiz.
Buluşmalara geç kalmasını da buna bağlarız."Olsun,alıştık" deriz.Biz onu severiz.

Belki de aramızda mutlu olmayı,sevmeyi sevilmeyi,değer görmeyi,baştacı edilmeyi en çok hak eden insandır.Bence bizim kızlara sorsak,onlar da aynı şeyi söylerler.Dünyada onun kadar fedakar,onun kadar candan,onun kadar yürekli olan kızların sayısı her geçen gün azalıyor.Biz de bunun farkında olduğumuz için kalplerimizin en güzel odasındaki altı yeri birbirimizle dolduruyoruz,Ece için olanını da hep ayrı tutuyoruz.

Kısaca(!)böyle bir dosttur Ece.Evimize neşe,annemin yüzüne gülümseme,ailesine güven,arkadaşlarına mutluluk verir.
Ece bence her şeyin ilacıdır.Devadır.
İyi ki doğdu,iyi ki var.
Onu sevmeyip de ne yapayım?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder